25 Şubat 2009 Çarşamba

film - Revolutionary Road



Amerikan Güzeli'nin yönetmeni Sam Mendes'in yaklaşık 10 senelik bir aradan sonra hayatlarımızı ve ilişkilerimizi anlatan, eleştiren dördüncü yeni filmi Revolutionary Road... Tarzı, insan kavramının değişikliğini ve sahip olduğu değerler içindeki değişimini en iyi şekliyle gerçekleri acımasızca işleyerek anlatmış.. Sonu trajedi ile son bulan filmde yaşananlar, hayatta sahip olduklarımızla yaşamayı seçmek ya da hep varolan hayallerimizin peşinden gitmeyi arzulamak üstüne. Amerikan kültürünün yaşamına göre anlatılan filmden çıkarılcak fazlasıyla ders var. Oyunculuklar için söze gerek yok. Hayaller, yalanlar, gerçekler,statüler ve zaman üstüne müthiş bir dram...
Asıl gerçekdışı olan şu an yaşadığımız hayat.
Mantıksız olan,aklı başında olan her adamın hoşlanmadığı bir işte yıllardır çalışıp,
her gün bu gerçeği taşıyarak eve gelip yine aynı gerçeklerden bıkmış karısıyla birlikte yaşamaması.
Bunun en kötü yanı nedir biliyor musun?
Buradaki yaşamımızın tümü önceden belirlenmiş standartlarda özel ve seçkin olduğumuz gerçeğine dayanıyor.
Ama sandığımız gibi değiliz.
Hiç kimseden bir farkımız yok.
Bize bak. İkimiz de aynı saçma hayal ile yaşıyoruz.
Ve biz harekete geçmeyerek birbirimizi cezalandırıp duruyoruz.